25 Kasım 2010 Perşembe

Küçük Şehirler Büyük Yürekler

Üzgünüm ama bu konuda mütevazi olamayacağım ve evet belki biraz kendimi ve çevremi öveceğim.. Burada bir tek parantez açmak istiyorum, yazımda bir genelleme yapacağım ancak yine de bu genellemenin içine girmeyen arkadaşlarımda var çevremde, lütfen üzerinize alınmayın..


İstanbul’a geleli 3 sene oldu ve insanları hala anlayabilmeyi başarabilmiş değilim ve sanırım başaramayacağımda..Geçen gün annem tanıyı koydu, “Bunlar İstanbul şımarığı kızım, aman uzak dur” diye. Şımarıklık mı bu, kaybolmuşluk mu, çokluk içerisinde yokluk mu yoksa görmüş geçirmiş bence geçirememişlik mi anlayamadım. Bu şehre geldiğimden beri insanlarda fark ettiğim en belirgin özelliklerden biri ukalalık, bu şehirde iyi kötü, aptal salak, zengin fakir, herkes kendini bir halt sanıyor öncelikle. Daha merhaba diyip elini sıkmak için uzattığın anda kocaman, kapkalın ve buz gibi bir zırh kaldırıyor sana karşı. O zırhın arkasına da kocaman egolarını koyuyor ve daha bismillah demeden senin gerizekalı yada dökük bi tip olduğuna karar verip, ezmeye çalışıyor. Bu ezme olayı bazen hareketlerini yargılayarak, bazen araba anahtarını göstererek, bazen inanamayacaksınız ama iphoneları ile gerçekleşiyor.

Şu ezme muhabbetini biraz daha açayim, bu şehre geldiğimde kendimi küçücük hissettim, başarısız, çulsuz, beceriksiz küçücük çünkü insanlar o kadar sağlam duruyorlar ki ve o kadar kendilerine güveniyorlar ki.. Ama o zırhlarının ardında sakladıkları insanları görmeye başlayınca işler tersine döndü.. Lisedeki, üniversiteki arkadaşlarımı tekrar buldum, nerdeyse hepimiz İstanbul’dayız ve onları İstanbul’lu (İngilizcede bir ek vardır –pre , ön demek), pre arkadaşlarımla kıyasladıkça ne kadar yürekli, aklı başında, mütevazi olduklarını anladım ve değerleri benim gözümde bir kat daha arttı.

Konuyu dağıtmadan toparlamak istiyorum, bu şehrin insanları, kendini bilmezlik derecesinde küstahlaşabiliyorlar bazen, burada doğmuş ve büyümüş olduklarından kendilerine ekstra güveniyorlar ama iş sıkıya gelince arkalarına bile bakmadan kaçıyorlar, hatır gönül anlayışları bi garip, insana bakış açıları diye bir şey yok zaten.. Onlar için bir tek kendileri birde birkaç çocukluk yada üniversiteden arkadaşları var, karşılıksız, iyiliğine kıllarını bile kıpırdatmıyorlar.. Yapıyorlarsa bi iyilik bilmek lazım ki bir çıkarları var sizden.. Deli oldum psikopat oldum ya, insanları anlayacağım ve kendimi düzgün ifade edeceğim diye, oysa bugüne kadar hiç böyle sıkıntılarım olmamıştı.. Uzun zaman önce bi karar aldım, kendimi ifade edebileceğim insanlar değiller, o kadar farklı pencerelerden bakıyoruz ki dünyaya.. Kendi kısır döngülerinde kaybolmakta pek çoğu ne yazık ki.. İnançsızlıktan, inançtan kastım, sevgiye, insana, aileye inanç, sapır sapır dökülüyorlar.. Değer yargıları bi başka, enteresan, adamına göre sanki.. Biz diyeceğim, biz siz diye böleceğim ama, bizde işler gerçekten çok farklı.. Egolarda, oyunlarda, hırsta daha bi anlaşılır, katlanılabilir düzeyde.. Nerde durmamız gerektiğini biliyoruz en azından. En azından hala değer yargılarımız var ve onlara sahip çıkmaya çalışıyoruz.. Benciliz ama insana değer vermeyide biliyoruz.. Evet bu çok önemli, değer vermeyi biliyoruz..

Eğer sizde buna benzer şeyler yaşıyorsanız, aldırmayın.. Gerçekten bi gariplik var, hani bize ailelerimizin öğrettiği o en basit haliyle, iyilik, nezaket, güven, yardımseverlik gibi duyguların yerini alan başka, bana göre siyah onlara göre gri renkli duyguları var..

O yüzden dedim ya, küçük şehirler hakkaten büyük yürekler doğuruyormuş..

3 yorum:

  1. istanbulda doğup büyümüş insanlarla ilgili ben de benzer düşünceler içerisindeyim. çabalamadan sahip olduklarıyla övünüyorlar; şu hayatta en tahammül edemediğim de bu sanıyorum.

    YanıtlaSil
  2. haklısın canım.. beni delirten birşey daha, küstahlar.. hadlerini bilmiyorlar.. kendilerinden başka kimseyi ciddiye almıyorlar, bu gözükara güvenden kaynaklı sanırım.. paraya tapıyorlar mesela bide..
    komik geliyo artık bana..

    YanıtlaSil
  3. Okurken evet Simge evet dedim durdum canım. Doğru diyorsun ne yazık ki...

    YanıtlaSil

Powered By Blogger
 
;