14 Mayıs 2010 Cuma

ağlamak güzeldir..

Ağlamak hakkımız var oysaki
Böyle tıkandığımız noktalarda
Hani çok sinirlenirsin ya bazen
Karşındaki insanı parçalamak istersin
Böyle dişlerini sıkarsın ya..
Bazen de içine sığdıramazsın aşkı
Kalbin çatlayacak gibi olur
Sıkı sıkı sarılır acıdan ağlarsın..

İşte aslında bir ağlayabilsek böyle anlarda belki akıp gidecek içimizdeki kir pas, karışıverecek sıkıntımız gözyaşımızın seline öylece eriyip çözünecek...

Yazık ki ağlama hakkımızı elimizden alıyorlar..  İş yerindesin ağlama hassas derler, konukomşu görür duyar ağlama dedikodu eder, sevgilinin önünde ağlama acitasyon yapmış olursun, annenin yanında ağlama üzülür, arakdaşlarının yanında ağlama seni zayıf sanar ezmeye kalkarlar, kocanın yanında ağlama erkekler zora gelemez sıkılırlar.. Peki nerde ağlayacağız?

Eminimki herkes şöyle yastığa kafasını gömüp bağıra bağıra ağlamanın verdiği dayanılmaz hafiflik duygusunu özlüyor. Öğretilmiş doğruların arasında, kurulu düzenin içerisinde ayaklarımızı sımsıkı yere basacağız ve insanlara bizi ezmeyi denemeye bile fırsat vermeyeceğiz derken, en insansal haklarımızdan vazgeçiyoruz.. İşin kötüsü bizde bu duruma alışıyor, her seferinde biraz daha katılaşıyoruz. Peki sonumuz ne olacak? Ben size söyliyeyim, o kadar derine gömeceğiz ki hislerimizi, arzularımızı, tutkularımızı, acılarımızı, karışıklıklarımızı sonunda neye benzediklerini unutacağız. O milyonlarca çiple yarattığımız, insana benzetmeye çalıştığımız robotlardan bile daha tepkisiz hale geleceğiz..

Oysaki ağlamak güzeldir, bize özeldir.. Ağlayabilmenin pahabiçilmez değerinin farkındalığına..

1 yorum:

  1. o an "TAŞ" oldum, rengim değişti "GRİ" oldum, sıvıdan katıya döndüm "BUZ" oldum!, "RUHSUZ" oldum!

    YanıtlaSil

Powered By Blogger
 
;